Üst düzey G7 diplomatı: Kuralları ve dünya düzenini unutun, bizi bir daha kimse asla dinlemeyecek

Diplomatlar, İsrail'in Gazze'ye saldırısına verilen desteğin Rusya'nın savaşına karşı fikir birliği oluşturma çabalarını zehirlediği konusunda uyardılar.

Üst düzey G7 diplomatı: Kuralları ve dünya düzenini unutun, bizi bir daha kimse asla dinlemeyecek
18 Ekim 2023 - 14:38
Bazı yetkililer ve muhtelif diplomatlar, Batı'nın Gazze'ye yönelik saldırılarda İsrail'e verdiği desteğin, Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik operasyonun tenkit edilmesi hususunda 'gelişmekte olan önemli ülkelerle' fikir birliği oluşturma çabalarını zedelediği uyarısında bulundu.
Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail'e düzenlediği saldırıya ve İsrail'in Gazze'ye saldırısına verilen tepkinin, 'Moskova'yı uluslararası hukuku ihlal etmiş gibi göstermeye yönelik aylardır süren çalışmaları boşa çıkardığını' belirten uzmanlar, bu durumun ABD, AB ve müttefiklerini ikiyüzlülük suçlamalarıyla karşı karşıya bıraktığını söyledi.
Diplomatik ziyaretler, video konferanslar ve telefon görüşmeleri telaşındaki Batılı yetkililer, Hamas saldırısını kınamak ve İsrail'i desteklemek için acele ederken 2 milyon 300 bin Filistinlinin çıkarlarını savunmamakla suçlandıklarını ifade etti. Hamas'ın saldırısından sonraki ilk günlerde bazı Batılı diplomatlar ABD'nin İsrail'e Gazze'ye tüm gücüyle saldırması için açık çek verdiği endişesine de kapıldıklarını anlattı.
Batılı yetkililer, Rusya'nın 2022'de başlayan Donbass operasyonu bu yana Küresel Güney olarak adlandırılan Hindistan, Brezilya ve Güney Afrika gibi önde gelen devletlerle küresel kurallara dayalı bir düzenin sürdürülmesi gerektiği konusunda fikir birliği oluşturma çabalarının akamete uğradığını söyledi.
Yetkililer, tepkinin gelişmekte olan dünyada İsrail-Filistin çatışmasına ilişkin yerleşik pozisyonları sağlamlaştırdığını ifade ederek bu durumun Ukrayna'ya ilişkin gelecekteki diplomatik çabaları rayından çıkarabileceği uyarısında da bulundu.
Küresel Güney'deki savaşı kesinlikle kaybettik
Üst düzey bir G7 diplomatın "Küresel Güney'deki savaşı kesinlikle kaybettik" diyerek açıklamasında "Ukrayna konusunda Küresel Güney ile yaptığımız tüm çalışmalar kaybedildi. Kuralları unutun, dünya düzenini unutun. Bizi bir daha asla dinlemeyecekler" sözlerinin altını çizdi
Bazı Amerikalı diplomatlar da, Biden yönetiminin İsrail'e verdiği geniş desteğin Küresel Güney'in çoğunu nasıl yabancılaştırabileceğini kabul etmediğinden özel olarak endişe duyduklarını ifade etti.
Buna ek olarak Ortadoğu'da pek çok Arap'ın da ABD ve diğer batılı güçlerin Filistinlilere yönelik muamelesi nedeniyle İsrail'den hiçbir zaman hesap sormadığını ya da Suriye, Yemen ve Libya'daki acımasız çatışmalara yeterince ilgi göstermediğini düşündükleri ifade edildi.
Buna ek olarak Rusya ve müttefiki Çin, Filistinlilerle sıcak ilişkiler geliştirdiğini de ifade eden muhtelif diplomatlar, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Çin lideri Şi Cinping'in ile bir araya gelmesine atıfta bulundu.
Üst düzey G7 diplomatı açıklamasında, "Ukrayna için söylediklerimiz Gazze için de geçerli olmalı. Aksi takdirde tüm güvenilirliğimizi kaybederiz" diyerek açıklamasında "Brezilyalılar, Güney Afrikalılar, Endonezyalılar insan hakları konusunda söylediklerimize neden inansınlar ki?" sorusuna yer verdi.
Bir çok yetkili, Batı basınına yaptıkları açıklamalarda, İsrail'in Gazze'ye yönelik misilleme saldırısının ve Gazze'ye su, elektrik ve gaz sevkiyatını kısıtlama kararının kınanması taleplerinde aynı argümanın kendilerine de okunduğunu söyleyerek son günlerde Rusya -Hamas'tan özellikle bahsetmeden- çatışmada sivillere yönelik şiddeti kınayan bir BM Güvenlik Konseyi kararını geçirmeye çalıştığını ancak Konsey'in bu kararı reddettiğini ifade etti.
Bir Avrupa Birliği yetkilisi Filistin-İsrail çatışmasına atıfta bulunarak bu durumun 'Rusya için cennetten bir hediye' olduğunu belirterek, "Bence yaşananlar oldukça zararlı. Zira Rusya, 'Bakın, İkinci ,Dünya Savaşı'ndan sonra inşa edilen küresel düzen sizin için çalışmıyor' diyor ve Ortadoğu'da ya da Arap dünyasında yaşayan 1 milyar nüfusa hitap ediyor" cümlelerini sarf etti.
Başta Ürdün ve Mısır olmak üzere Arap devletleri, Batılı yetkililere Gazze'deki sivillerin korunması konusunda tonlarını sertleştirmeleri için baskı yaptığı belirtilerek Bir Arap yetkilinin de, "Ukrayna'da su, gıda ve elektriğin kesilmesi halinde onu savaş suçu olarak nitelendirecekseniz aynı şeyi Gazze için de söylemelisiniz" dediği ifade edildi.
Batılı hükümetlerin söylemlerindeki ton değişti
Tüm bu gelişmeler ışığında ise son günlerde bazı Batılı hükümetlerin tonlarında bir değişiklik olduğunu belirtilerek AB ve İngiltere'nin Gazze'ye yardım sevkiyatını arttırdığı ifade edildi.
ABD Başkanı Joe Biden Çarşamba günü İsrail'i ziyaret edecek ve ardından Amman'da Ürdün, Mısır ve Filistin Yönetimi liderleriyle bir araya gelecekti. Salı akşamı Gazze'deki bir hastanede meydana gelen ölümcül bombalamanın ardından bu gezinin ikinci ayağı iptal edildi. Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada, "Hamas'ın Filistin halkının haysiyet ve kendi kaderini tayin hakkını savunmadığını yineleyeceği ve Gazze'deki sivillerin insani ihtiyaçlarını görüşeceği" belirtildi.
İngiltere Dışişleri Bakanı James Cleverly de Salı günü yaptığı açıklamada, gelişmekte olan ülkelerle teması sürdürme çabalarının bir işareti olarak son günlerde Brezilya, Endonezya, Filipinler, Fas ve Suudi Arabistan dışişleri bakanlarıyla görüştüğünü duyurmuştu.
Salı günü AB liderlerinin düzenlediği bir zirvede de, bazı liderler Gazze'deki Filistinlilerin haklarını korumamanın Batılı devletleri ikiyüzlülük suçlamasıyla karşı karşıya bırakma riski taşıdığı konusunda uyarıda bulundu.
Söz konusu bu tartışmanın da Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen'in geçen hafta 27 üye ülkeden yetki almadan ya da üzerinde mutabık kalınmış ortak bir tutum olmadan İsrail'e gitme kararının AB başkentlerinde yarattığı rahatsızlıktan kaynaklandığı ifade edildi. İrlanda, İspanya ve Lüksemburg, Leyen'in Tel Aviv'de yaptığı konuşmada uluslararası insani hukuka atıfta bulunmamasından rahatsız oldu.
NATO eski Genel Sekreteri Jaap de Hoop Scheffer bu hususta ise şunları zikretti:
Yeni Delhi, Cakarta ve Brezilya'nın görmek istediği şey bu konularda ortak bir tutum ve tutarlılıktır. Eğer bunu göremezlerse ...o zaman büyük küresel meselelerde AB, G7 ve NATO'nun ciddiye alınmaması gibi bir tehlike ortaya çıkacaktır.
Bu konuya ilişkin bir açıklamada Hollandalı bir düşünce kuruluşu olan Clingendael Enstitüsü'nün başkanı olan de Hoop Scheffer'dan geldi. Scheffer açıklamasında, "Batı olarak artık söz sahibi değiliz ve Küresel Güney, 'Lütfen, bizim de bir süredir ihmal ettiğiniz bir sesimiz var' diyor" sözlerine yer verdi.

YORUMLAR

  • 0 Yorum