Hayat kadınına taciz tazminatı
Yeni Zelanda’da bir hayat kadını kendisine cinsel tacizde bulunmakla suçladığı bir iş insanına dava açtı. Mahkeme, kadının uğradığı maddi ve manevi zararı göz önüne alarak sanığın tazminat ödemesine hükmetti.
Editör: Alanya Time - 2
15 Aralık 2020 - 09:39
Seks işçiliğinin 2003 yılında yasal hale getirildiği Yeni Zelanda’da taciz davalarıyla ilgili yepyeni bir gelişme yaşandı. Bir hayat kadını, seks işçilerinin de cinsel saldırıdan korunmasını öngören Yeni Zelanda İnsan Hakları Yasası kapsamında, kendisine cinsel tacizde bulunmakla suçladığı bir iş insanına dava açtı. İsimleri açıklanmayan taraflarla ilgili davanın sonunda mahkeme, emsal niteliği taşıyan bir karar verdi.
Mahkeme, suçlu bulduğu sanığın davacıya altı basamaklı bir tazminat ödemesine hükmetti. Hayat kadınının uğradığı maddi ve manevi zarar nedeniyle bu tazminatı almaya hak kazandığı bildirilirken, mahkemenin kararının Yeni Zelanda’daki seks işçilerinin çalışma koşulları açısından bir dönüm noktası olduğu bildirildi.
‘Bu bir insan hakkı’
Mahkemede davacı kadını temsil eden insan hakları kuruluşunun yöneticisi Michael Timmins şunları söyledi: “Hangi sektörde olursa olsun tüm işçiler yaptıkları işin türüne bakılmaksızın, iş yerlerinde cinsel saldırıya uğramama özgürlüğüne sahiptir. Tüm sektörlerdeki iş yeri sahiplerini, çalışanların cinsel saldırıya uğramama hakkını korumaya ve onlara saygılı davranmaya davet ediyoruz.” Yeni Zelanda Seks İşçileri Kolektifi’nin ulusal koordinatörü Catherine Healy de mahkemenin kararının insan hakları açısından çok önemli olduğunu dile getirdi. Eski bir hayat kadını olan Catherine Healy, her nerede olursa olsun hiçbir insanın cinsel saldırıya uğramamasını ve saldırıyı gerçekleştirenlerin suçlu olarak yargılanması gerektiğini savunuyor.
Mahkeme, suçlu bulduğu sanığın davacıya altı basamaklı bir tazminat ödemesine hükmetti. Hayat kadınının uğradığı maddi ve manevi zarar nedeniyle bu tazminatı almaya hak kazandığı bildirilirken, mahkemenin kararının Yeni Zelanda’daki seks işçilerinin çalışma koşulları açısından bir dönüm noktası olduğu bildirildi.
‘Bu bir insan hakkı’
Mahkemede davacı kadını temsil eden insan hakları kuruluşunun yöneticisi Michael Timmins şunları söyledi: “Hangi sektörde olursa olsun tüm işçiler yaptıkları işin türüne bakılmaksızın, iş yerlerinde cinsel saldırıya uğramama özgürlüğüne sahiptir. Tüm sektörlerdeki iş yeri sahiplerini, çalışanların cinsel saldırıya uğramama hakkını korumaya ve onlara saygılı davranmaya davet ediyoruz.” Yeni Zelanda Seks İşçileri Kolektifi’nin ulusal koordinatörü Catherine Healy de mahkemenin kararının insan hakları açısından çok önemli olduğunu dile getirdi. Eski bir hayat kadını olan Catherine Healy, her nerede olursa olsun hiçbir insanın cinsel saldırıya uğramamasını ve saldırıyı gerçekleştirenlerin suçlu olarak yargılanması gerektiğini savunuyor.
YORUMLAR