Cumhurbaşkanı Erdoğan: Yurtdışına gidenlerin çoğu hayal kırıklığıyla geri dönmenin yollarını arıyor
Erzurum'da gerçekleştirdiği ziyarette gençlerle bir araya gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptığı konuşmada yurtdışına giden gençlerin çoğunun hayal kırıklığıyla geri dönmenin yollarını aradıklarını ifade etti. Erdoğan "Teröre bulaşmamış olma şartıyla, bu ülkenin kapıları da milletimizin gönlü de tüm evlatlarına sonuna kadar açıktır" dedi.
Editör: Alanya Time - 1
16 Aralık 2024 - 10:51
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, cumartesi günü Erzurum'da gerçekleştirdiği ziyarette, Gençlerle Buluşma programına katıldı.
Burada yaptığı açıklamalarda sosyal medya üzerinden 'Türkiye bir doktor, mühendis, sanatçı kaybetti' paylaşımlarıyla ilgili konuşan Erdoğan, yurtdışına gidenlerin çoğunun hayal kırıklığıyla geri dönmenin yolunu aradığını ifade ederek şunları söyledi:
"Gençler siz bakmayın birilerinin ülkesini beğenmeyip yurt dışı güzellemesi yaptığına. 'Ben varım' diyeceksiniz. Sosyal medyada art niyetli olarak dolaşıma sokulan 'Türkiye bir doktor, mühendis, sanatçı kaybetti, falanca ülke şunu kazandı' görüntülerinin devamı hiç de öyle söylendiği gibi olmuyor. Bu ülkenin, devletin kendilerine sağladığı imkanlarla eğitim hayatlarını tamamlayıp, iş tecrübesi edinip sonra yurt dışına gidenlerin çoğu hayal kırıklığıyla geri dönmenin ne yazık ki yollarını arıyor. Oralarda kalanların bir bölümünün de geri dönmeyi kendilerine yediremedikleri için yaşadıkları sıkıntılara özellikle göğüs gerdiklerini biliyoruz.
Her ne şekilde olursa olsun teröre bulaşmamış, bu şartla bu ülkenin kapıları da milletimizin gönlü de tüm evlatlarına sonuna kadar açıktır. Bizim keyfi yere feda edecek tek bir insanımız, tek bir gencimiz yoktur. Hepinize her birinizin hayaline, birikimine, becerisine bizim ihtiyacımız var. Unutmayınız, 'yalan, bire kırk veren zehirli bir tohum gibidir.' Halbuki biz, bire yüz veren bilginin, bilimin, hakikatin peşindeyiz. Gençlerimizden beklentimiz zeka ve kabiliyetleriyle işte bu bereketli hasadı milletimize kazandırmalarıdır. Dadaşlar diyarının gençlerinin bu kutlu yürüyüşte en önde yer alacaklarından şüphe duymuyorum. Rabbim yolunuzu, bahtınızı açık etsin diyorum."
Programda, bir gencin "Somali ile Etiyopya arasında bir mutabakat imzalandı. Bunun arka planında Türkiye nasıl bir rol aldı?" sorusuna Erdoğan şöyle yanıt verdi:
"Gerçekten uzun yıllardır bu Somali ve Etiyopya arasındaki sıkıntı devam ediyordu. Etiyopya, Somali'nin 2 katı büyüklüğünde, devasa bir yer ama denize kapalı. Etiyopya'dan denize çıkamıyorsunuz. Bu kadar büyük, devasa bir araziye sahip olan bir yerin hakikaten denize kapalı olması, onları ciddi manada rahatsız ediyor. Bu konuda da bugüne kadar birçok ülke devreye girmiş ama bu işi çözememişler. Etiyopya Başbakanı'nın benimle olan özel muhabbeti sebebiyle kendisiyle bunları konuştuk, görüştük. Somali'yi biz, en kritik döneminde sahiplenen bir ülke olduk ve terör örgütlerinin Somali'ye yüklendiği dönemde biz tabii Somali'yi de sahiplendik. Orada yatırımlarımız oldu. O yatırımlarla beraber, Somali'de terör örgütlerine karşı da adımlar attık. Şimdi de Etiyopya'nın bu yeni ayağa kalkışında dedik ki 'Biz size her türlü desteği vereceğiz.' Ekonomide, savunmada elimizden gelen desteği kendilerine verdik. O akşamki buluşmamızda, kendileriyle yaptığımız görüşmelerde, sağ olsunlar bizi kırmadılar ve bir Başbakan, iki Cumhurbaşkanı olarak bir araya geldik ve bu konuda dedik ki 'Bizi kırmayacaksınız.' 7 saat süren bir görüşmeden sonra sağ olsunlar parafları attık, işi bitirdik. Ondan sonra da bizim basın toplantısı salonumuza geçip, oradan dünyaya bunu açıkladık. Kendilerine şunu da söyledim, 'İnşallah, önümüzdeki yılın ilk iki ayında Etiyopya'yı ve Somali'yi ziyaret edeceğim ve bu attığımız adımı dünyaya duyuracağız.' Kararımızı bu şekilde açıkladık. Sağ olsun onlar da bu attığımız adımı kendi ülkelerine taşıdılar, taşıyorlar. Güzel bir geleceği Afrika'ya bu şekilde duyurmuş olduk, tüm dünyaya duyurmuş olduk. Tüm dünya da bu attığımız adımın, aldığımız neticenin iftiharını bizlerle paylaştı. Samimi olunca, niyet halis olunca her şey oluyor."
AK Parti Genel Merkezi Gençlik Kolları, Cumhurbaşkanı Erdoğan için hazırladığı videoda Erdoğan'ın lise arkadaşına da yer verdi. Videoda arkadaşına gören Erdoğan "1145 Hüseyin Goncagül" dedi.
Bir gencin, "Lise arkadaşınız, hitabetinizin güçlü olduğunu belirtiyor. Bu sizlerde nasıl bir his uyandırıyor? Liderlik özelliğinizin, hitabetinizin güçlü, kaleminizin sağlam oluşu size bugüne kadar neler kazandırdı?" sorusunu Erdoğan şöyle cevapladı:
"Hüseyin Goncagül kardeşimizle, İstanbul İmam Hatip Lisesi'nde beraber okuduk. Onun da aktivist yanı, aktör yanı, her türlü oyun Hüseyin'de var. Çok kabiliyetli, başarılı, öyle bir arkadaşımızdı. Sınıfımızın çalışkan öğrencilerinden bir tanesiydi. Yazı, hitabet, bütün bunlar, kimisi 'doğuştan' diyor vesaire ama 'Allah'tan' dersem çok daha isabetli olur. Öğretmen, öğrenci mukayesesi, bunlar da çok çok önemli. Sınıflar arası münazaralar olurdu, şiir okuma yarışmaları vardı. Liseler arası münazaralar vardı. Bütün bunların hepsinde, okulumuzun temsil görevini almış olan bir öğrencisiydim. Bu şekilde devam ettik. Bu şekilde de başladık ve bitirdik, buralara kadar geldik. Bunların hepsini sizlerde de ben görüyorum."
Evlilik ve boşanma üzerine konuşan Erdoğan, "Özellikle üniversite gençliğimizin, aile kavramı üzerindeki duruşunun çok farklı olması lazım. Mesela bizim şu anda üzerinde durduğumuz bir konu, gençler nedense evlenmiyor" diye konuştu.
Bir öğrencinin boşanmaların da arttığına yönelik sözleri üzerine Erdoğan, şunları söyledi:
"O da artıyor. Erkekler kızlara karşı, kızlar erkeklere karşı evlilikte çok sıkıntılı. Bunu aşmamız lazım. Zaman zaman ben de arkadaşlarım da yardımcı olmak istiyoruz, 'Aracı olalım' diyoruz, ama bakıyorsun maalesef kızlara erkek, erkeklere kız beğendiremiyoruz. Sizler nasıl düşünüyorsunuz? Bu konuda gerçekten işi çok uzatmayalım. Ben 25 yaşında evlendim. Ama şimdi bakıyoruz 30, 35, 40... Alıp başını gidiyor. Bir an önce evliliği yapmak lazım.
Gençler, nasibinizi böyle 30-40, bu yaşlarda değil, gençlik yaşında halletmek lazım. Ben Eyyüp'e onu söylüyorum, 'Bak, sen Gençlik Kolları Başkanısın. Onun için ekiplerimizi genç yaşta evlendirme sorumluluğunuz var, buna dikkat edeceksiniz. Ve bir de tabii bizim bir kutsalımız daha var, yani bu LGBT falan, bu işlere de karşıyız. Onun için Gaziantep'te Mehmet Tahmazoğlu kardeşimiz bu işlerde çok gayretli. Gaziantep'ten sürekli gençleri Çanakkale'ye götürüyor ve Çanakkale Şehitliği'ni dolaştırmak suretiyle, onlara o kutsiyeti, Çanakkale Zaferi'ni nasıl elde ettik, bunu onlarla yerinde yaşamak ve onlardan da yavrularına bunu yaşatmak suretiyle o adımları atıyorlar. Ondan dolayı da ben belediye başkanımızdan çok memnunum, teşekkür ediyorum."
'İnsan ve para yönetiminde çok hassasız"
Bir başka üniversite öğrencisi, "Bizler bu küçük işletmelerimizi dahi yönetmekte bu kadar zorlanıyorken, sizler bu 86 milyon nüfuslu Büyük Türkiye Cumhuriyeti'ni nasıl bu kadar mükemmel yönettiğinizi açıklayabilir misiniz?" sorusuna Erdoğan şöyle yanıt verdi:
"Ülkenin yönetiminde iş planlamasında çok dikkatliyiz. Dünyaya yön verme noktasında ekibimizin bu yönü çok güçlü. Bu yönüyle ekibimiz ikili ve uluslararası ilişkilerde başarılı. Bu bizim işimizi kolaylaştırıyor. İnsan ve para yönetiminde çok hassasız. İnsan yönetimi, para yönetimi bizi başarıdan başarıya götürmüştür."
'Zulüm en büyük hasmım'
Bir gencin, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a nelere tahammül edemediğini sorması üzerine Erdoğan, bu soruya şiirle cevap vermek istediğini belirtti. Şairin, "Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem. Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem. Biri ecdadıma saldırdı mı hatta döverim. Dövemezsem de hiç olmazsa yanımdan kovarım" dizelerini okudu ve şunları söyledi:
"Zulüm, en büyük hasmım. İşte, en son Suriye'de yaşadıklarımız bunun çok açık bir örneğidir. Zulmün karşısında hep birlikte durmamız lazım. Hele hele bizim milletimiz tarih boyunca zulme açık kapı bırakmamıştır. Türk milleti adaletiyle tüm dünyada örnek olmuştur."
Down sendromlu genç kızın elini öptü
Program sırasında sahneye gelen down sendromlu bir genç kız Erdoğan'a "Hoşgeldiniz, seni çok seviyorum. Sana çok dua ediyorum. Allah yardımcınız olsun, seni korusun" dedi. Genç kız, daha sonra izin isteyerek Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın elini öptü. Erdoğan da engelli genç kızın elini öperek karşılık verdi.
Ferhat Göçer'e 3 çocuk tavsiyesi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, programda yer alan müzisyen Ferhat Göçer'e, Sarı Gelin isimli türküde ve Islak Islak adlı şarkıda eşlik etti. Erdoğan programın ileleryen dakikalarında iki çocuğu olan sanatçı Ferhat Göçer'e üç çocuk tavsiyesinde bulundu.
Ayrıca Erzurumlu merhum sanatçı İbrahim Erkal'ın Sen Aldırma şarkısıyla başlayan Gençlerle Buluşma programında Cumhurbaşkanı Erdoğan, İbrahim Erkal için gençlerle beraber Fatiha suresini okudu.
Burada yaptığı açıklamalarda sosyal medya üzerinden 'Türkiye bir doktor, mühendis, sanatçı kaybetti' paylaşımlarıyla ilgili konuşan Erdoğan, yurtdışına gidenlerin çoğunun hayal kırıklığıyla geri dönmenin yolunu aradığını ifade ederek şunları söyledi:
"Gençler siz bakmayın birilerinin ülkesini beğenmeyip yurt dışı güzellemesi yaptığına. 'Ben varım' diyeceksiniz. Sosyal medyada art niyetli olarak dolaşıma sokulan 'Türkiye bir doktor, mühendis, sanatçı kaybetti, falanca ülke şunu kazandı' görüntülerinin devamı hiç de öyle söylendiği gibi olmuyor. Bu ülkenin, devletin kendilerine sağladığı imkanlarla eğitim hayatlarını tamamlayıp, iş tecrübesi edinip sonra yurt dışına gidenlerin çoğu hayal kırıklığıyla geri dönmenin ne yazık ki yollarını arıyor. Oralarda kalanların bir bölümünün de geri dönmeyi kendilerine yediremedikleri için yaşadıkları sıkıntılara özellikle göğüs gerdiklerini biliyoruz.
Her ne şekilde olursa olsun teröre bulaşmamış, bu şartla bu ülkenin kapıları da milletimizin gönlü de tüm evlatlarına sonuna kadar açıktır. Bizim keyfi yere feda edecek tek bir insanımız, tek bir gencimiz yoktur. Hepinize her birinizin hayaline, birikimine, becerisine bizim ihtiyacımız var. Unutmayınız, 'yalan, bire kırk veren zehirli bir tohum gibidir.' Halbuki biz, bire yüz veren bilginin, bilimin, hakikatin peşindeyiz. Gençlerimizden beklentimiz zeka ve kabiliyetleriyle işte bu bereketli hasadı milletimize kazandırmalarıdır. Dadaşlar diyarının gençlerinin bu kutlu yürüyüşte en önde yer alacaklarından şüphe duymuyorum. Rabbim yolunuzu, bahtınızı açık etsin diyorum."
Programda, bir gencin "Somali ile Etiyopya arasında bir mutabakat imzalandı. Bunun arka planında Türkiye nasıl bir rol aldı?" sorusuna Erdoğan şöyle yanıt verdi:
"Gerçekten uzun yıllardır bu Somali ve Etiyopya arasındaki sıkıntı devam ediyordu. Etiyopya, Somali'nin 2 katı büyüklüğünde, devasa bir yer ama denize kapalı. Etiyopya'dan denize çıkamıyorsunuz. Bu kadar büyük, devasa bir araziye sahip olan bir yerin hakikaten denize kapalı olması, onları ciddi manada rahatsız ediyor. Bu konuda da bugüne kadar birçok ülke devreye girmiş ama bu işi çözememişler. Etiyopya Başbakanı'nın benimle olan özel muhabbeti sebebiyle kendisiyle bunları konuştuk, görüştük. Somali'yi biz, en kritik döneminde sahiplenen bir ülke olduk ve terör örgütlerinin Somali'ye yüklendiği dönemde biz tabii Somali'yi de sahiplendik. Orada yatırımlarımız oldu. O yatırımlarla beraber, Somali'de terör örgütlerine karşı da adımlar attık. Şimdi de Etiyopya'nın bu yeni ayağa kalkışında dedik ki 'Biz size her türlü desteği vereceğiz.' Ekonomide, savunmada elimizden gelen desteği kendilerine verdik. O akşamki buluşmamızda, kendileriyle yaptığımız görüşmelerde, sağ olsunlar bizi kırmadılar ve bir Başbakan, iki Cumhurbaşkanı olarak bir araya geldik ve bu konuda dedik ki 'Bizi kırmayacaksınız.' 7 saat süren bir görüşmeden sonra sağ olsunlar parafları attık, işi bitirdik. Ondan sonra da bizim basın toplantısı salonumuza geçip, oradan dünyaya bunu açıkladık. Kendilerine şunu da söyledim, 'İnşallah, önümüzdeki yılın ilk iki ayında Etiyopya'yı ve Somali'yi ziyaret edeceğim ve bu attığımız adımı dünyaya duyuracağız.' Kararımızı bu şekilde açıkladık. Sağ olsun onlar da bu attığımız adımı kendi ülkelerine taşıdılar, taşıyorlar. Güzel bir geleceği Afrika'ya bu şekilde duyurmuş olduk, tüm dünyaya duyurmuş olduk. Tüm dünya da bu attığımız adımın, aldığımız neticenin iftiharını bizlerle paylaştı. Samimi olunca, niyet halis olunca her şey oluyor."
AK Parti Genel Merkezi Gençlik Kolları, Cumhurbaşkanı Erdoğan için hazırladığı videoda Erdoğan'ın lise arkadaşına da yer verdi. Videoda arkadaşına gören Erdoğan "1145 Hüseyin Goncagül" dedi.
Bir gencin, "Lise arkadaşınız, hitabetinizin güçlü olduğunu belirtiyor. Bu sizlerde nasıl bir his uyandırıyor? Liderlik özelliğinizin, hitabetinizin güçlü, kaleminizin sağlam oluşu size bugüne kadar neler kazandırdı?" sorusunu Erdoğan şöyle cevapladı:
"Hüseyin Goncagül kardeşimizle, İstanbul İmam Hatip Lisesi'nde beraber okuduk. Onun da aktivist yanı, aktör yanı, her türlü oyun Hüseyin'de var. Çok kabiliyetli, başarılı, öyle bir arkadaşımızdı. Sınıfımızın çalışkan öğrencilerinden bir tanesiydi. Yazı, hitabet, bütün bunlar, kimisi 'doğuştan' diyor vesaire ama 'Allah'tan' dersem çok daha isabetli olur. Öğretmen, öğrenci mukayesesi, bunlar da çok çok önemli. Sınıflar arası münazaralar olurdu, şiir okuma yarışmaları vardı. Liseler arası münazaralar vardı. Bütün bunların hepsinde, okulumuzun temsil görevini almış olan bir öğrencisiydim. Bu şekilde devam ettik. Bu şekilde de başladık ve bitirdik, buralara kadar geldik. Bunların hepsini sizlerde de ben görüyorum."
Evlilik ve boşanma üzerine konuşan Erdoğan, "Özellikle üniversite gençliğimizin, aile kavramı üzerindeki duruşunun çok farklı olması lazım. Mesela bizim şu anda üzerinde durduğumuz bir konu, gençler nedense evlenmiyor" diye konuştu.
Bir öğrencinin boşanmaların da arttığına yönelik sözleri üzerine Erdoğan, şunları söyledi:
"O da artıyor. Erkekler kızlara karşı, kızlar erkeklere karşı evlilikte çok sıkıntılı. Bunu aşmamız lazım. Zaman zaman ben de arkadaşlarım da yardımcı olmak istiyoruz, 'Aracı olalım' diyoruz, ama bakıyorsun maalesef kızlara erkek, erkeklere kız beğendiremiyoruz. Sizler nasıl düşünüyorsunuz? Bu konuda gerçekten işi çok uzatmayalım. Ben 25 yaşında evlendim. Ama şimdi bakıyoruz 30, 35, 40... Alıp başını gidiyor. Bir an önce evliliği yapmak lazım.
Gençler, nasibinizi böyle 30-40, bu yaşlarda değil, gençlik yaşında halletmek lazım. Ben Eyyüp'e onu söylüyorum, 'Bak, sen Gençlik Kolları Başkanısın. Onun için ekiplerimizi genç yaşta evlendirme sorumluluğunuz var, buna dikkat edeceksiniz. Ve bir de tabii bizim bir kutsalımız daha var, yani bu LGBT falan, bu işlere de karşıyız. Onun için Gaziantep'te Mehmet Tahmazoğlu kardeşimiz bu işlerde çok gayretli. Gaziantep'ten sürekli gençleri Çanakkale'ye götürüyor ve Çanakkale Şehitliği'ni dolaştırmak suretiyle, onlara o kutsiyeti, Çanakkale Zaferi'ni nasıl elde ettik, bunu onlarla yerinde yaşamak ve onlardan da yavrularına bunu yaşatmak suretiyle o adımları atıyorlar. Ondan dolayı da ben belediye başkanımızdan çok memnunum, teşekkür ediyorum."
'İnsan ve para yönetiminde çok hassasız"
Bir başka üniversite öğrencisi, "Bizler bu küçük işletmelerimizi dahi yönetmekte bu kadar zorlanıyorken, sizler bu 86 milyon nüfuslu Büyük Türkiye Cumhuriyeti'ni nasıl bu kadar mükemmel yönettiğinizi açıklayabilir misiniz?" sorusuna Erdoğan şöyle yanıt verdi:
"Ülkenin yönetiminde iş planlamasında çok dikkatliyiz. Dünyaya yön verme noktasında ekibimizin bu yönü çok güçlü. Bu yönüyle ekibimiz ikili ve uluslararası ilişkilerde başarılı. Bu bizim işimizi kolaylaştırıyor. İnsan ve para yönetiminde çok hassasız. İnsan yönetimi, para yönetimi bizi başarıdan başarıya götürmüştür."
'Zulüm en büyük hasmım'
Bir gencin, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a nelere tahammül edemediğini sorması üzerine Erdoğan, bu soruya şiirle cevap vermek istediğini belirtti. Şairin, "Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem. Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem. Biri ecdadıma saldırdı mı hatta döverim. Dövemezsem de hiç olmazsa yanımdan kovarım" dizelerini okudu ve şunları söyledi:
"Zulüm, en büyük hasmım. İşte, en son Suriye'de yaşadıklarımız bunun çok açık bir örneğidir. Zulmün karşısında hep birlikte durmamız lazım. Hele hele bizim milletimiz tarih boyunca zulme açık kapı bırakmamıştır. Türk milleti adaletiyle tüm dünyada örnek olmuştur."
Down sendromlu genç kızın elini öptü
Program sırasında sahneye gelen down sendromlu bir genç kız Erdoğan'a "Hoşgeldiniz, seni çok seviyorum. Sana çok dua ediyorum. Allah yardımcınız olsun, seni korusun" dedi. Genç kız, daha sonra izin isteyerek Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın elini öptü. Erdoğan da engelli genç kızın elini öperek karşılık verdi.
Ferhat Göçer'e 3 çocuk tavsiyesi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, programda yer alan müzisyen Ferhat Göçer'e, Sarı Gelin isimli türküde ve Islak Islak adlı şarkıda eşlik etti. Erdoğan programın ileleryen dakikalarında iki çocuğu olan sanatçı Ferhat Göçer'e üç çocuk tavsiyesinde bulundu.
Ayrıca Erzurumlu merhum sanatçı İbrahim Erkal'ın Sen Aldırma şarkısıyla başlayan Gençlerle Buluşma programında Cumhurbaşkanı Erdoğan, İbrahim Erkal için gençlerle beraber Fatiha suresini okudu.
YORUMLAR