CORONA VİRÜS ÇOCUKLARA NASIL ANLATILMALIDIR?
Almanya, Lüksemburg, İsviçre ve Brezilya'da yapılan bir araştırmaya göre, pandemi öncesinde hayatından memnun olduğu söyleyen çocukların oranı yüzde 95'ten fazlayken, pandemi ile birlikte bu oran yüzde 53'e düştü.
Araştırmaya göre memnuniyetin en çok azaldığı ülke Brezilya oldu. Avrupa ülkelerinden Almanya'da da çocukların hayatından duyduğu memnuniyette, Lüksemburg ve İsviçre'ye kıyasla daha fazla azalma kaydedildi. Çocuklar, en çok arkadaşlarını ve kendi evleri dışında yaşayan aile üyelerini özlediklerini dile getirdi. Almanya'daki çocukların hayatlarından duyduğu memnuniyetin yüzde 42 azalması araştırmayı yürütenlere göre kaygı verici bir gelişme. Araştırmayı yürüten Tübingen Üniversitesi'nden Sascha Neumann, "Bu daha önce yapılan, temsil gücü yüksek araştırmalara kıyasla ciddi bir gerileme. Genellikle çocuk ve gençler arasında hayat memnuniyeti oldukça yüksekti" değerlendirmesinde bulundu.
Araştırmada çocukların okul yaşamından duyduğu memnuniyet de incelendi. Araştırmadan çıkan sonuca göre, salgın ile birlikte çocukların okuldan duydukları memnuniyet de azaldı. Almanya'da salgın öncesinde okuldan memnun olan çocukların oranı yüzde 90'dan fazla iken salgın ile birlikte yüzde 50'ye düştü. İsviçre'de ise bu oran yüzde 70 olarak belirlendi. Araştırmayı yürütenler, ilkokul çağındaki çocukların yüzde 53'ünün ilkbaharda okulların kapalı olduğu dönemde öğretmenleri ile hiç iletişim kuramamış olmalarını kaygı verici olarak değerlendirdi. İsviçre'de ise bu oranın yüzde 18 olduğu belirtildi.
Araştırmada ayrıca kızların erkek çocuklara kıyasla hayatlarından daha az memnun olduğunu dile getirmesi dikkati çekti. Kızlar, erkek çocuklara kıyasla daha fazla endişe duyduklarını, hüzünlü olduklarını veya kendilerini yalnız hissettiklerini dile getirdi.
Corona virüs COVID-19 hastalığı ile tüm dünyayı etkilemektedir. Corona virüs hakkında haberler, duyurular, karantina önlemleri yaşamımıza girdi. Tüm bu bilinmezlik içinde, çocuklarımız neler olup bittiğini anlamaya çalışıyorlar.
Çocuklar dünyayı ebeveynlerinin tutumları, davranışları ve duyguları üzerinden algılarlar. Yetişkinler aşırı kaygılıysa çocuklar bu duyguları gözlemler ve onların da kaygı seviyeleri artar. Ebeveynlerin bu süreçteki yaklaşımları çocukların “Her şey yolunda mı?”, “Çevremde neler oluyor?” benzerindeki sorularına neden olacaktır. Bu dönemde çocuk ve ergenlerin kendileri ve sevdiklerinin sağlıkları hakkında kaygılanmaları beklendik ve normal bir durumdur.
Corona Virüs Çocuk Kaygı Düzeyi Etkisi
Çocuklar; sosyal medya, aile arasındaki konuşmalar ve televizyon haberlerinden olumsuz etkilenip kaygı hissedebilirler. Bu kaygı kendini öfke nöbetleri, kızgınlık, huzursuzluk ve uyku ve beslenme problemleriyle gösterebilir. Bazı çocuklarda kaygı kendini içe kapanma, ağlama ve karın ağrısı olarak ortaya çıkabilir.
Koronavirüs Çocuklara Nasıl Anlatılmalı: 3 İPUCU
1- Yaşına Uygun Bilgiler Verin: Çocuğunuzun yanında korona virüs hakkında konuşmaktan kaçınmayın. Konu hakkında bilgisiz kalmaları ve aklındaki soru işaretlerinin çözülmemesi çocuğunuzun kaygısını arttıracaktır. Çocuğunuza karşı dürüst ve anlayabileceği şekilde bilgi verip virüsün ne olduğu ve virüsten korunma yollarını anlatmalısınız. Bu şekilde çocuğunuz kendini güvende hissedecektir.
2- Günlük Rutinlere Devam Edin: Rutinlerinin değişmesi çocukların bu süreci sorgulamalarını ve kaygılarını arttıracaktır. Bu süreçte yeni rutinlerin oluşturulması ve günlük yaşamın öngörülebilir oluşu çocukların yeni yaşamlarına uyum sağlamalarına yardımcı olacaktır. Çocukların uyuma, uyanma, yemek yeme, ders çalışma, dinlenme ve oyun saatlerinin bir düzen içerisinde olmasına özen gösterilmeli ve çocukların mümkün olduğunca bu rutinlere uyması sağlanmalıdır.
3- Duygularını İfade Etmesini Sağlayın: Çocuklar her zaman duygularını yetişkinler gibi ifade edemeyebilir. Yaşı küçük çocuklar için resimden yardım alabilir ve yaptığı resim üzerine konuşup duyguları hakkında fikir sahibi olabilirsiniz. Buna ek olarak çocuğunuza hangi duyguyu hissettiğini sorabilir ve endişeleri hakkında konuşabilirsiniz. Bu şekilde çocuğunuzun yanlış anladığı noktaları öğrenip onları doğru bilgilerle değiştirerek kaygısını azaltmış olursunuz. Kaygılı hissetmenin, üzgün olmanın yanlış olmadığını, herkesin bu duygulara sahip olduğunu ve geçici olduğunu mutlaka vurgulayın.
Unutmayalım ki, çocuklarımızda kaygıyı en çok arttıran bilgisizlik ve belirsizliktir.
YORUMLAR