Türkiye'de Son 12 ay içerisinde 15 yaş ve üzeri fertlerin yüzde 69'u hiç kitap okumadı

ABONE OL

Türkiye'de 2022'de kişisel ilişkilerdeki ortalama memnuniyet tüm fertlerde yüzde 65.2 olarak belirlendi. Son 12 ay içerisinde 15 yaş ve üzeri fertlerin yüzde 69'unun hiç kitap okumadığı, yüzde 31'inin ise en az bir kitap okuduğu görüldü.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2022 yılına ilişkin yaşam kalitesi modülünü yayınladı.
Buna göre, "Yaşam Kalitesi Modülü" çalışması 2022 yılında Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması ile birlikte modül olarak uygulandı. Avrupa Birliği ülkeleri ile aynı dönemde uygulanan modülün amacı, hanelerdeki 15 yaş ve üstündeki tüm fertlerin sosyal konulardaki memnuniyet düzeyi ile sosyal faaliyetlere katılım durumlarını tespit etmek olarak belirlendi.
Modülde fertlerin yaşadığı hane halkının mevcut finansal durumundan; zaman geçirdikleri aile, arkadaş, komşu, iş arkadaşı gibi tanıdığı insanlarla olan kişisel ilişkilerinden, hobileri, boş zaman uğraşları, iş dışındaki aktiviteleri gibi yapmaktan hoşlandığı faaliyetler için ayırabildiği zamandan memnuniyet yüzdesi belirlenirken hiç memnun olmayanlar için '0', çok memnun olanlar için '100' alınarak ortalama bir değer hesaplandı.

'Yoksulluk veya sosyal dışlanma riski olanlar da yüzde 60.2 olarak hesaplandı'
Söz konusu yılda fertler için hane halkının finansal durumundan memnuniyet ortalaması yüzde 46.9 iken yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında olan fertlerde bu değer yüzde 36.9 oldu.
Kişisel ilişkilerdeki ortalama memnuniyet tüm fertlerde yüzde 65.2, yoksulluk veya sosyal dışlanma riski olanlarda yüzde 60.2 olarak hesaplandı. Bütün fertler için boş zaman faaliyetlerine ayrılan zamandan ortalama memnuniyet yüzde 47,4, yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında olan fertlerde ise yüzde 42 oldu.
Son 12 ay içerisinde 15 yaş ve üzeri fertlerin yüzde 85.3'ü sinemaya, yüzde 93.7'si canlı gösteriye, yüzde 92'si kültürel alanlara ve yüzde 94.9'u canlı spor etkinliğine gitmedi.
Geçen yıl yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında olmayan fertlerin yüzde 50,1'i sinemaya gitmeme nedeni olarak ilgilerinin olmamasını seçti.
Sinemaya gitmeyen bütün fertlerin yüzde 11'i, yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında olanların ise yüzde 23,5'i maddi yetersizlik nedeni ile gitmediğini belirtti.
Geçen sene canlı gösteriye gitmeyenlerden maddi yetersizliği seçenlerin oranı yüzde 10,4 iken yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında olanlardan maddi yetersizliği nedenli gidemeyenlerin oranı yüzde 21,9 oldu.
Kültürel alanları ziyaret edemeyenlerin yüzde 10.3'ü ise maddi yetersizlik nedenini seçerken bu oran yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında olanlarda yüzde 21,3 olarak hesaplandı.
Canlı spor etkinliklerine katılmayanların yüzde 7,9'unun ve yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında olanların yüzde 17'sinin katılmama nedeni maddi yetersizlik oldu.



Yüzde 69 kitap okumuyor
Bütün sosyal ve kültürel etkinliklere katılmama nedeni olarak gelir durumundan bağımsız olarak en çok 'ilginin olmaması" nedeni seçildi.
Son 12 ay içerisinde 15 yaş ve üzeri fertlerin yüzde 69'unun hiç kitap okumadığı, yüzde 31'inin ise en az bir kitap okuduğu görüldü.
Yaş gruplarına göre kitap okuma oranlarına bakıldığında söz konusu dönemde okul kitapları dışında en çok kitap okuyan yaş grubu yüzde 50,9 ile 15-24 yaş aralığı oldu. En az kitap okuma oranı ise yüzde 14,1 ile 65 yaş ve üstü fertlerde hesaplandı.
Arkadaş veya akrabalarla gerek yüz yüze gerekse uzaktan hiç görüşmeyenlerin çoğunluğunu yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında olanlar oluşturdu.
Geçen yıl fertlerin yakınları ile evde veya başka bir yerde arkadaşlarıyla vakit geçirme, karşılıklı konuşma veya aktivite yapma sıklığı incelendiğinde yüzde 28,7'sinin akrabalarla, yüzde 37,3'ünün de arkadaşlarla her hafta görüştüğü belirlendi.
Fertlerin akrabaları ile telefon, SMS, internet aracılığıyla görüşme sıklığı en çok olan seçenek yüzde 40,9 ile her hafta olurken arkadaşlarla ise yine her hafta yüzde 44,3 ile en yüksek görüşme sıklığı oranı oldu.
Öte yandan, bültende son yıllarda yoksulluğun yanı sıra sosyal dışlanma kavramının da önemli hale gelmesiyle yoksulluk veya sosyal dışlanma göstergesi olan AROPE göstergesi, Eurostat tarafından ilk defa Avrupa 2020 hedefleri kapsamında önerilmiş bir göstergedir. Göreli yoksulluk veya maddi ve sosyal yoksunluk içinde olan veya çok düşük çalışma yoğunluğu olan hanelerde yaşayan fertler "yoksul veya sosyal dışlanmış" olarak tanımlanmaktadır.