Geleceğin akıllı şehirleri, nasıl bir yaşam vadediyor?
Hızlı nüfus artışıyla birlikte sınırlı kaynaklar tükeniyor. Yükselen enerji tüketimi, karbon salınımının artması, iklim değişikliği gibi sorunlar olası felaketlerin sinyalini veriyor. İnsanoğlu elbette bu duruma kayıtsız kalmıyor. 20. yüzyılın son çeyreğinden itibaren gelişen teknolojilerle yenilikçilik kavramlarını bir araya getiriliyor ve yeni bir yapı oluşturuluyor: Akıllı şehir! Bu yazımızda Akıllı şehir konseptinin yakın gelecekte vadettiklerini anlatıyoruz.
Hızlı nüfus artışından doğan kaosun ilerlemesinin önüne geçmek için dünyanın birçok ülkesinde akıllı şehir projeleri yürütülüyor. Bölgesel ihtiyaçlara göre şekillenen akıllı şehirler, farklı bölgelerde farklı teknolojileri barındırıyor da olsa aynı hedeflere ulaşmaya çalışıyor: Çevre kirliliğini azaltmak, trafik ve güvenlik sorunlarını azaltmak, trafik ve güvenlik sorunlarını azaltmak, sağlıklı bir yaşam alanı oluşturmak ve şehirleri daha yaşanılabilir kılmak.
Akıllı şehir olmak için ne gerekiyor?
Akıllı şehir kavramı farklı ülkelerde farklı kurumlar ve kişiler tarafından farklı şekillerde tanımlanabiliyor. Bununla birlikte akıllı şehir nedir anlamak için yapılabilecek en doğru tanım şu olacaktır: Katılımcılığı ve girişimciliği teşvik eden, temiz ve estetik bir çevrede çağdaş bir yaşamın kültürel etkinliklerle bütünleştiği bir şehir.
Teknoloji dünyadaki tüm şehirlerin “akıllı” sıfatını alması için yeterli olacak şekilde hızla ilerliyor olsa da akıllı şehir girişimleri yapılamıyor. Akıllı şehir tanımından anlaşılacağı üzere akıllı şehirlerin en önemli olgusu olarak toplum öne çıkıyor. Akıllı kentlerin sürdürülebilir ve etkin olabilmesi için akıllı altyapılar ve ağ güvenliliğinin sağlanması gibi unsurların yanı sıra toplumun yenilikleri desteklemesi gerekiyor.
Akıllı Kentler Çarkı (Smart Cities Wheel - SCW)” metodolojisine göre akıllı şehir; akıllı hareketlilik (bilgi ve iletişim teknolojileri destekli ulaşım), akıllı yaşam, akıllı yönetişim (kamu yönetiminde şeffaflık ve katılımcı karar alma mekanizmalarının oluşturulması), akıllı çevre (mikro şebekeler, akıllı sayaçlar, ileri hava kirliliği izleme sistemleri, çevre dostu binalar ve kent planlaması, enerji verimli akıllı sokak aydınlatmaları, katı atık yönetimi, akıllı su yönetim ve drenaj sistemleri), akıllı ekonomi (e-ticaret, ileri üretim ve tedarik sistemleri), akıllı insan (bilgi ve iletişim teknolojilerini kullanabilen yaratıcı) bileşenlerinden oluşuyor.
Sosyal ve çevresel sürdürülebilirlik kadar altyapı mekanizmalarının akıllı işletimlerine dayanan sanal bir varlık olarak akıllı şehir kavramının şehirlerde söz konusu olabilmesi için taşıması gereken “akıllılık” unsurlarını şöyle sıralayabiliriz.
Haberleşme, enerji dağıtımı ve ulaşım sistemlerinde akıllı altyapı sistemi kullanılması
Eğitimde bilgi işlem sistemlerinin yaygın olarak kullanılması
Bireylerin bilgi iletişim teknolojilerini kullanabilmesi
Bina ve yapıların akıllı özellikler taşıması
Güvenlikte akıllı güvenlik sistemleri kullanılması ve güvenliğin anlık olarak gözlenip değerlendirilmesi
Sağlık hizmetlerinin kişiselleştirilebilmesi ve kısa sürede verilebilmesi
Bina ve sokak altyapıları için akıllı planlama yöntemleri kullanılması
Şehir suyu dağıtımının ve atık suyun akıllı yöntemler ile toplanması
Ulaşım altyapısının akıllı sistemler ile gerçekleştirilmesi
Akıllı şehirlerde büyük veri, sosyal ağlar, yapay zeka, blok zincir, nesnelerin interneti, otonom araçlar ve bulut bilişim teknolojisi öne çıkıyor. Türkiye’de de akıllı şehircilik unsurlarını görmek mümkün oluyor. Türkiye’nin başkenti Ankara’da Harikalar Diyarı akıllı park, şehir ve trafik kameraları, entegre katı atık yönetim sistemi, Ankara Büyükşehir Belediyesi mobil uygulaması, MEBİS, LTE telsiz teknolojisi, ANSAGA ( Ankara Sabit GNSS Ağı), Elektrik Enerji Takip Sistemi (ETS), sıfır atık programı, akıllı ulaşım sistemleri, akıllı ulaşım sistemleri, EGO mobil uygulaması gibi pek çok akıllı şehir uygulamaları bulunuyor.
Günümüzde şehirler rekabeti ülkelerin bile önüne geçiyor. İnsan odaklı akıllı şehir projeleriyle zorlukları sistematik, çevik ve sürdürülebilir bir şekilde öngörmek, tanımlamak ve karşılamak, bütünleşik hizmet sunumu ve yenilik üretme potansiyelini ortaya çıkarmak mümkün görünüyor.
Vatandaşlara yeni ve inovatif hizmetler sunulmasının hedeflendiği akıllı şehir projelerinde İnnova nesnelerin interneti altyapısıyla şehrin ve şehirde yaşayanların ihtiyaçlarının sürekli takip edilebilmesine aracılık ediyor. İnnova SkywaveIoT çözümü trafikten sağlığa, kamu hizmetlerinden enerji tasarrufuna kadar şehrin tüm ihtiyaçlarının merkezi bir sistem üzerinden yönetilebileceği ideal bir altyapı sunarak şehirlerin vatandaşlar için daha yaşanabilir hale gelmesini sağlıyor. Analitik süreçlerle ortaya çıkabilecek sorunların henüz sorun oluşmadan tespit edilebilmesini ve önlem alınmasını sağlayan SkywaveIoT, ekonomik ve çevresel olarak büyük kazançlar elde edilmesine olanak tanıyor.
Türkiye’nin ilk entegre akıllı şehir projesini Karaman’da hayata geçiren Türk Telekom; projenin entegre biçimde yönetimi, sensörler ve nesneler arası haberleşme teknolojisi, kiosklar, dokunmatik ekranlar, veri merkezi, destek hizmetleri ve operasyon merkezi çözüm ve hizmetleri İnnova’nın SkywaveIoT platformunu kullanıyor. Güvenlik, verimlilik, ekonomi ve çevrenin korunması hedefleri İnnova SkywaveIoT akıllı şehir çözümü ile mümkün oluyor.